Türkçe Adı: Küçük Akbaba
İngilizce Adı: Egyptian Vulture
Bilimsel Adı: Neophron percnopterus

Görülme: Yaz Göçmeni/Transit Göçmen


55-67 cm 155-175 cm 1,5-2,5 kg

(2)

Yayılışı: Dünya genelinde dağılım gösteren bir kuş türüdür. Genel olarak Palearktik ve Afrotropikal bölgelerde bulunurlar. İkinci Dünya Savaşı'ndan önce, Avrupa'nın güneyinde ve Orta Asya'nın bazı bölgelerinde yaygın olarak bulunuyordu. Ancak popülasyonları, habitat kaybı, avlanma ve zehirli böcek ilaçları gibi faktörler nedeniyle azalmıştır. Günümüzde Akdeniz'in güneyinde, Sahra Altı Afrika'da, Orta Doğu'da ve Hindistan'da bulunur. Çoğunlukla yerleşik ya da dağınık dağılıma sahip olabilir. Özellikle kıyı bölgelerde, açık ormanlık alanlarda, kayalık bölgelerde ve çöllerde yaşarlar. Besin olarak çürümüş etler ve hayvan leşleriyle beslenirler ve çoğunlukla açık arazilerde avlanırlar. Tanımlanması ve Fiziksel Özellikleri: Erişkin bireyler için genellikle 55 ila 67 cm uzunluğunda bir kanat açıklığına sahiptir. Ağırlığı ise yaklaşık olarak 1,5 ila 2,5 kilogram arasında değişir. Kanat açıklığı genellikle yaklaşık 155 ila 175 cm arasında değişir. Cinsiyete bağlı olarak küçük farklılıklar olabilir. Ancak genel olarak bu aralıklar türün tipik boyutlarını yansıtmaktadır. Kanatları geniş ve uzundur. Bu da onlara iyi bir planör yeteneği sağlar. Bu özellikleri, termodinamik avantajlar elde etmelerini ve havada süzülmelerini kolaylaştırır. Üreme dönemi ve üreme dönemi dışı tüyleri farklı renklere sahiptir. Üreme döneminde yetişkin bireylerin tüyleri genellikle beyaz renktedir. Baş ve boyun bölgesinde siyah tüyler bulunur ve başın üzerinden uzanan bir siyah çizgi karakteristiktir. Kanatların üst tarafı siyahtır ve kanatların alt tarafı beyazdır. Kuyruğun ucu siyah renklidir. Dişi erkeklerden biraz daha büyük olabilir, ancak tüy rengi açısından benzerlik gösterir. Üreme dönemi dışında, yani üreme dönemi sonrası veya genç bireylerde tüyler daha karmaşık bir desene sahip olabilir. Bu dönemde, beyaz tüyler üzerinde siyah benekler veya pullar oluşabilir. Genç bireyler, tamamen siyah olmayan daha gri-beyaz bir tüy örtüsüne sahip olabilir. Ancak, cinsiyetler arasında belirgin bir tüy renk farkı bulunmamaktadır. Her iki cinsiyet de genellikle beyaz tüylere ve siyah desenlere sahiptir. Genellikle kaya yarıklarında veya çatlaklarda yer alan yuvalarında ürer. Kuluçka dönemi genellikle 45 ila 55 gün sürer. Yuva yapma işlemi genellikle üreme sezonundan önce başlar. Dişi, genellikle 2 ila 3 yumurta bırakır ve bu yumurtaları çiftlik içindeki kaya yarıklarına veya mağaralara yerleştirir. Dişi ve erkek arasında kuluçka görevleri paylaşılır, yani her ikisi de sırayla yumurtaları kuluçkaya yatarlar. Kuluçka sürecinde, dişi ve erkek, yumurtaları sıcak tutmak ve korumak için birlikte çalışırlar. Yavrular çıktıktan sonra, her iki ebeveyn de yavruları besler. İlk başta, yavrular besin olarak regürjitasyon yoluyla ebeveynlerinden gelen sindirilmiş et alırlar. Zamanla, yavruların diyetine hayvan leşleri dâhil olur. Yavrular yaklaşık 2-3 ay boyunca yuvada kalır ve ebeveynler tarafından beslenir. Koloni halinde de üreyebilir. Bu durumda, birkaç yuva yan yana yerleştirilir ve koloni üyeleri birbirlerinin yakınında ürer. Habitat: Genel olarak çeşitli açık habitatları tercih eder, ancak yerel olarak uygun yuvalanma ve beslenme alanlarına ihtiyaç duyar. Bu nedenle, kaya oluşumları, açık ormanlık alanlar ve çeşitli sucul ekosistemler gibi çeşitli habitatları kullanabilirler. Bu tür, çöl ortamlarında yiyecek kaynaklarına ulaşabilen ve çöl iklimine uyum sağlayabilen yeteneklere sahiptir. Beslenme: Genellikle çürümüş etler ve hayvan leşleriyle beslenir. Leşler, ölü hayvanların bulunduğu bölgelerde veya çöplerde bulunan yiyecek kaynaklarıdır. Çürümekte olan etler üzerinde beslenerek doğal temizlikçiler olarak önemli bir rol oynar. Besin avlamak için, genellikle yüksek bir oturaktan çevresini gözlemleyerek avını bekler. Başını sallar ve kuyruğunu sallayarak potansiyel avını tespit eder. Ardından, suya dalış yaparak avını yakalar. Dalış sırasında su püskürtme hareketiyle dikkat çeker ve su altından çıktığında avını gagasında taşır. Ayrıca havada da süzülebilir ve avını gözlemlemek için havada asılı kalabilir. Bu şekilde avını tespit ettikten sonra dalış yaparak avına ulaşır. Yakaladığı avı yuvaya veya uygun bir yere götürerek yerinde tüketmez. Önce avını birkaç kez sert bir şekilde zemine veya destek yüzeyine çarparak sersemletir. Ardından avını parçalara ayırarak tüketir.

Koruma Durumu :
IUCNBernCitesMAKOSB
EN Ek-II Ek-II - Ek-III
* Kod Açıklamaları > * Hazırlayanlar: Ali Ragıp Eraslan, Sercan Bilgin